Ahmet Turan DOĞAN

Harran Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü https://ror.org/057qfs197

Anahtar Kelimeler: Doğu Türkçesi, batı Türkçesi, Eski Anadolu Türkçesi, koyulaşma

Özet

Türk dili araştırmalarında batı Türkçesi-doğu Türkçesi ayrımı, önceleri Bulgar lehçesi ve onun dışında kalan Türk lehçeleri için kullanılırken sonraları Oğuzca ve onun dışında kalan Türk lehçeleri (Çuvaşça hariç) için kullanılmaya başlanmıştır. Anadolu’da 13. yüzyılda bir yazı dili kuran Oğuzların bazı ses, şekil ve söz varlığı özellikleri bakımından doğu Türkçesinden ayrıldıkları daha net olarak görüldüğü için böyle bir adlandırmaya gidilmiştir. Bu çerçevede Eski Anadolu Türkçesinin ilk dönemlerinde kaleme alınan karışık lehçeli eserlerin sahip olduğu doğu Türkçesi-batı Türkçesi özellikleri de bu eserlerle ilgili bir yorum yapma açısından araştırmacıları bir hayli zorlamıştır. İlerleyen zamanlarda artık 13-15. yüzyıllar arasında doğu Türkçesi ve batı Türkçesi metinlerinden yola çıkılarak iki farklı lehçe grubu arasındaki farklar ortaya konmuş ve bu çerçevede Oğuzca unsurlarla ilgili birçok çalışma yapılmıştır. Ancak, tersten bir değerlendirme yapılarak Eski Anadolu Türkçesinde yer alan ve zamanla kaybolup Türkiye Türkçesine ulaşmayan bazı dil birimleri pek ele alınmamıştır. Bu çalışmada Oğuzca’da bir temayül olarak bulunan, ancak buna karşılık doğu Türkçesi metinlerinde koyulaşan ses, şekil ve söz varlığı birimlerinin Kitâbu Evsâfı Mesâcidi’ş-Şerîfe adlı eser üzerinden Eski Anadolu Türkçesindeki kullanılma durumuna bakılmıştır. Çalışmada Oğuzca’nın ilk yazılı dönemini oluşturan Eski Anadolu Türkçesindeki bazı dil birimlerinin doğu Türkçesinde koyulaşan birimler olduğu ve bunların izinin zamanla hem Anadolu’daki yazı dilinden hem de diğer Oğuz yazı dillerinden büyük oranda silindiği görülmüştür.

Etik Komite Onayı

Araştırmada etik kurul iznine gerek yoktur.

Çıkar Çatışması

Yazar, çıkar çatışması olmadığını beyan eder.

Finansman

Araştırma için herhangi bir mali destek alınmadı.