L. Yu. Tuguşeva

Anahtar Kelimeler: Türk runik alfabesi, köken

Özet

Bu makalede, Eski Çağ Avrupa tarihi ile ilgili yapılan son dönem araştırmalarının ışığında Türk runik alfabesinin kökeni konusu ele alınacaktır. Bu araştırmalara göre, Hint-Avrupa kavimlerinin Avrupa'da ortaya çıkmalarından önce Avrupa'da "Tanrıça Uygarlığı" adı verilen bir uygarlık bulunmaktaydı. Yaklaşık olarak milattan önce 6.-4. yıllar arasında var olan bu uygarlık zamanında kullanımda olan alfabe, eski Avrupa dünyasında binlerce yıl süren bütün "sesi yazıya dökme" (phonetisation) aşamalarını geçmişti. Sağdan sola doğru yazılan bu alfabede ünsüz ve ünlü ile ya da sadece ünlü ile kurulan heceleri oluşturan otuz temel işaret bulunmaktaydı. Kullanılma amacı göz önünde bulundurularak bu alfabe "kutsal alfabe" olarak adlandırılmıştır. Bu uygarlığı izleyen uygarlıkların tarihî süreçlerine bakıldığında, Hint-Avrupa kavimlerinin eski Avrupa kültürüne ait bazı özelliklerin yanı sıra bu alfabeyi de benimseyip kullandıkları tahmin edilmektedir. Buradan yola çıkarak, Hint-Avrupa kavimleri ile ilişkide olan Hunlar (Hsiung-nu) aracılığıyla Türklerin runik alfabeyi tanıyıp kullanmaya başladıkları söylenebilir. Eski Avrupa ile Türklerin arasında böyle bir ilişkinin varlığı, eski Avrupalıların kullandıkları alfabe ile Türklerin runik alfabesi arasındaki bazı benzer özelliklerle de kanıtlanmaktadır. Türk runik alfabesinin de Avrupa runik alfabesi gibi tamamen fonetik bir alfabe olup 30 (31) temel işarete sahip olması, sağdan sola yazılan bir alfabe olması ve kullanım amacına bakıldığında kutsal bir alfabe olarak kabul edilebilmesi gibi benzerlikler bu açıdan göz önünde bulundurulmalıdır. Ancak binlerce yıl süren bir evreden sonra bu alfabe eksiksiz bir fonetik sisteme sahip olmuş ve böyle bir sisteme sahip bu alfabe ile yıllar sonra Moğolistan'daki Türk yazıtları meydana getirilmiştir