Bibliyometrik (kaynak ölçüm) çözümleme, bilimsel çalışmalarda giderek yaygınlaşan önemli bir araç olarak araştırmacılara çok yönlü avantajlar sunmaktadır. Bu yöntem, özellikle araştırma alanına genel bir bakış kazandırarak mevcut bilgi boşluklarını tespit etme ve yeni araştırma fikirleri üretme konusunda önemli katkılar sağlamaktadır (Donthu vd., 2021, s. 285). Nicel bir yaklaşım benimseyen bibliyometrik (kaynak ölçüm) çözümleme, yayımlanmış araştırmaların tanımlanması, değerlendirilmesi ve izlenmesine imkân tanıyarak bilimsel alan yazının daha sistematik bir şekilde ele alınmasını mümkün kılar (Ellegaard, 2018, s. 181). Bu tür çalışmalar, araştırmacıları alan yazınındaki kritik çalışmalara yönlendirme ve araştırma alanlarını tarafsız bir şekilde haritalama yeteneği sayesinde, alan yazını incelemelerinde etkili ve güvenilir bir araç olarak kabul edilmektedir. Bu analiz yöntemi, bilimsel yayınları dergiler, kurumlar ve ülkeler gibi çeşitli değişkenler açısından sınıflandırarak bibliyografik materyali sayısal bir bakış açısıyla değerlendirir (Zupic ve Cater, 2015, s. 430-431).
Atıf çözümlemesi; bilimsel yayınların etki düzeyini, araştırmacılar arasındaki akademik etkileşim ağlarını ve bilgi birikiminin gelişim süreçlerini nicel yöntemlerle değerlendiren önemli bir bibliyometrik (kaynak ölçüm) çözümleme yöntemidir. Bu yöntem bibliyometrik (kaynak ölçüm) çözümleme içerisinde sıklıkla kullanılan bir diğer araştırma biçimi olarak alan yazınındaki çalışmaların akademik etkisini ölçmeye yarar. Atıf çözümlemesinin kökeni, 1927 yılında Journal of the American Chemical Society adlı kimya dergisinde yayımlanan makalelerin kaynakçalarının incelendiği çalışmaya dayanmaktadır (Lawani, 1981, s. 295; White, 1985, s. 39). Bu erken dönem araştırması, atıf çözümlemesinin bilimsel alan yazınındaki kullanımını başlatan önemli bir adım olmuştur. Atıf çözümlemesi, yazar verimliliği, yayınların kullanım özellikleri ve alan yazını eskimesi gibi konulara odaklanarak belirli bir eserin ne ölçüde atıf aldığını ve hangi çalışmalar tarafından kaynak gösterildiğini inceleyerek eserlerin akademik dünyadaki etkisini ortaya koyar. Atıf çözümlemesinin uygulanmasında, en yaygın kullanılan teknikler arasında “bibliyografik eşleştirme” (bibliographic coupling) ve “ortak atıf” (co-citation) yöntemleri yer almaktadır. Bibliyografik eşleştirme, farklı iki çalışmanın aynı kaynağa atıf yapmasıyla oluşurken ortak atıf, bir çalışmanın iki farklı kaynağa atıf yapması şeklinde tanımlanır (Al ve Tonta, 2004, s. 23; Garfield, 1988). Bu teknikler, bilimsel çalışmalar arasındaki bağlantıları ve akademik alan yazının yapı taşlarını çözümleyerek çalışmaların birbirleriyle olan ilişkilerini daha iyi anlamamıza olanak tanır.
Atıf çözümlemesinin yanı sıra bibliyometrik (kaynak ölçüm) çözümleme, bireysel araştırmacıların ya da araştırma gruplarının bilimsel üretkenliğini ölçmek amacıyla makaleler, kitaplar ve diğer yayın türlerinin istatistiksel çözümlemesini de içerir. Yayınların sayısı, yazarlar, alıntılar ve anahtar sözcükler gibi bibliyografik veriler bu çözümlemelerin temel bileşenlerini oluşturur. Bu sayede, bilimsel ve teknolojik ilerlemeler daha geniş bir çerçevede haritalanabilir. Ayrıca bibliyometrik (kaynak ölçüm) çözümleme, araştırmanın büyüme eğilimlerini, kavramlar arasındaki ilişkileri ve araştırma boşluklarını belirleyerek gelecekteki araştırma alanları hakkında bilgi sahibi olmamızı sağlar (Vergara vd., 2023, s. 4; Saputro vd., 2023, s. 1104).
Sonuç olarak bibliyometrik (kaynak ölçüm) çözümleme, araştırmacılara bilim alanlarıyla ilgili kaynakları sistemli ve nicel bir yaklaşımla inceleme imkânı sunan güçlü bir yöntemdir. Bu çözümleme türü, yayımlanmış çalışmaların genel bir panoramasını çizerek bilgi boşluklarını belirlemeyi ve yeni araştırma fırsatlarını ortaya çıkarmayı amaçlar. Yazarlar, makaleler, alıntılar ve anahtar sözcükler gibi bibliyografik verilerin detaylı bir şekilde incelenmesi, bilim ve teknolojinin gelişim süreçlerini görselleştirmeye olanak tanır. Ayrıca, alan yazınındaki önemli çalışmaları öne çıkarması ve önyargısız bir şekilde araştırma alanını sınıflandırması, bibliyometrik (kaynak ölçüm) çözümlemeyi alan yazını incelemelerinde vazgeçilmez bir araç hâline getirmektedir. Bu yöntem, sadece var olan araştırma eğilimlerini ortaya koymakla kalmayıp kavramlar arasındaki ilişkileri göstererek gelecekteki ortaya çıkabilecek araştırma alanlarını da belirlemede önemli bir rol oynar.
TDAY-Belleten Dergisi
TDAY-Belleten dergisi, Türk dili ve edebiyatı alanında yapılan bilimsel araştırmaların yayımlandığı bir bilim dergisidir. 1953 yılında yayın hayatına başlayan TDAY-Belleten, dil bilimsel analizlerden metin incelemelerine, tarihsel dil gelişiminden çağdaş Türk lehçelerine kadar uzanan geniş bir alanda bilimsel çalışmalara yer vermektedir. Dergi, yalnızca Türk diliyle sınırlı kalmamaktadır. Türk lehçeleri ile diğer Türk halklarına ait yazılı ve sözlü kültür ürünleriyle ilgili araştırma ve incelemeleri de yayımlamakta ve bu alanlara katkı sağlamaktadır. Bu yönüyle Belleten, Türk dilinin tarihsel süreçteki gelişmesini ve güncel durumunu anlamak isteyen araştırmacılar için önemli bir kaynak olma niteliğini taşımakta ve alanında özgün bilimsel katkılar sağlamaya devam etmektedir. Yayın hayatına her yıl bir cilt çıkararak başlayan dergi, 1998 yılından itibaren yılda iki sayı olarak yayımlanmaya başlamıştır. Ancak ilerleyen yıllarda karşılaşılan bazı aksaklıklar nedeniyle bir süre tek sayı çıkarılmıştır. 2006 yılından itibaren ise düzenli olarak yılda iki sayı yayımlanmakta ve akademik çevrelere kesintisiz hizmet vermeyi sürdürmektedir (https:// tdkbelleten.gov.tr/ E.T.: 03.12.2024).
TDAY-Belleten Dergisinin Bibliyometrik (Kaynak Ölçüm) Çözümlemesi
Bu çalışmada, TDAY-Belleten dergisinin 1953-2024 yılları arasında yayımlanan yayınları bibliyometrik (kaynak ölçüm) açıdan çözümlenmiştir. Bu çözümleme doğrultusunda aşağıdaki araştırma sorularına yanıt aranmıştır:
• Yayımlanan makalelerin yıllara göre dağılımı nasıldır?
• Yayımlanan makalelerin dillere göre dağılımı ne durumdadır?
• Yayımlanan makalelerin konu dağılımı nasıldır?
• Yayımlanan makale başlıklarının dağılımı ne orandadır?
•Yayımlanan makalelerin anahtar sözcük sıklıklarının dağılımı nasıl görünmektedir?
• Yayımlanan makalelerin türlerine göre dağılımı nasıldır?
•Yayımlanan makalelerin sayfa sayısı ve makale oranlarının yıllara göre dağılımı ne orandadır?
• Derginin yazarlarının yazma sıklığı -en fazla yayın yapan- nasıldır?
• Yayımlanan makalelerin yazar sayıları nedir?
•Yayımlanan makaleler arasında en sık atıf alan yayınlar ve yazarlar hangileridir?
Çalışmanın Amacı
Çalışma, 1953-2024 yılları arasında TDAY-Belleten dergisinde yayımlanmış tüm makaleleri kapsamlı bir bibliyometrik (kaynak ölçüm) çözümlemeyle ele almayı amaçlamaktadır. Bu bağlamda; Python, R Studio, Voyant Tools gibi metin madenciliği programları ve Publish or Perish gibi yapay zekâ destekli yazılımlar kullanılarak yazarların bilimsel üretkenlik ve etki düzeylerine dayalı durumları belirlenecek ve makalelerde geçen sözcüklerin sıklıkları ve ilişkileri üzerinden metin haritaları oluşturulacaktır. Çalışma hem derginin bilim alanlarıyla ilgili yönelimlerini anlamak hem de Türk dili araştırmalarındaki gelişim süreçlerini görmek açısından katkılar sunmayı hedeflemektedir.
Çalışmanın Kapsamı
Çalışmanın kapsamını TDAY-Belleten dergisinin 1953-2024 yılları arasında yayımlanan tüm makalelerinin bibliyometrik (kaynak ölçüm) açıdan incelenmesi oluşturmaktadır. Bu dönem aralığında yayımlanan çalışmaların içerikle ilgili eğilimleri, yazar profilleri, atıf ağları ve disiplinler arası katkıları gibi unsurlar çözümlenerek derginin bilim dünyasına sağladığı katkılar nicelik bakımından değerlendirilmiştir.
Çalışmanın Yöntemi
Bu çalışmanın yöntem çerçevesi, TDAY-Belleten dergisinin 1953-2024 yılları arasında yayımlanan tüm makalelerinin bibliyometrik (kaynak ölçüm) çözümlemesi üzerine kurulmuştur. Bibliyometrik (kaynak ölçüm) çözümleme, bilim alan yazınının nicel ölçümlerle değerlendirilmesi yöntemidir (Diodato ve Gellatly, 1994, s. 736) ve bu çalışma kapsamında dergideki yayınların çeşitli yönleri ayrıntılı olarak incelenmiştir. İnceleme yapılırken daha önce bibliyometrik (kaynak ölçüm) çözümleme ile ilgili yapılan çalışmalar taranmış ve yöntem çerçevesi oluşturulmuştur (Jena, 2006; Anyi vd., 2009; Al vd., 2010; Aydın ve Bulut, 2012; Demirkol ve Kutluca, 2016; Groneberg vd., 2018; Karagöz ve Koç, 2019; Aydeniz, 2022; Batur vd., 2022; Kahraman, 2022; Nam ve Tutar, 2023). İlk olarak 1953-2024 yılları arasında yayımlanan makaleler; yazar sayısı, yazarların dağılımları, tek yazarlı ve çok yazarlı makalelerin oranı gibi özellikler temel alınarak çözümlenmiştir. Ayrıca yayınların konu başlıkları, anahtar sözcükleri, kullanılan araştırma yöntemleri ve atıf aldıkları çalışmalar gibi unsurlar da dikkate alınarak derginin içerik eğilimleri belirlenmiştir. Bu süreçte, yayınların yıllara göre dağılımı, hangi dönemlerde hangi konuların ağırlık kazandığı ve derginin bilim alanı içerisindeki gelişim seyri gibi veriler; grafikler, tablolar ve sözcük bulutu görselleriyle desteklenmiştir. Bu verilerle birlikte dergide yayımlanan yazıların atıf sayıları, atıf yapılan kaynaklar ve atıf alma oranları da incelenerek derginin alan yazınına yaptığı katkılar ve etki ögeleri belirlenmiştir.
Veri Çözümlemesi
Veri çözümlemesi, işlenmemiş verilerin sistematik bir biçimde işlenerek anlamlı ve kullanılabilir bilgilere dönüştürülmesini amaçlayan bir süreçtir. Bu süreç, bilimsel bilgi kaynaklarının -dergiler, makaleler, kitaplar vb.- matematiksel örnekleme, istatistiksel çözümleme ve ileri düzey analitik yöntemler aracılığıyla sistematik olarak incelenmesine ve veri temelli öngörülerle bilimsel çıkarımların elde edilmesine olanak tanır. (Diodato ve Gellatly, 199). Özellikle bibliyometrik (kaynak ölçüm) araştırmalarda belgelerin ya da yayınların belirli özellikleri çözümlenerek bilimsel iletişime ilişkin çeşitli bulgular elde edilmektedir (Al ve Coştur, 2007, s. 144). Bu bilimsel bulgulardan yola çıkarak ele alınan çalışmada verilerin güvenilirliğinin sağlanması için Miles ve Huberman’ın (1994) geliştirdiği güvenirlik yöntemi kullanılmıştır.
Bibliyometrik (kaynak ölçüm) çözümleme, herhangi bir alana ilişkin yayınlanmış çeşitli kaynakların gelişim düzeyinin tespit edilmesi açısından önemli bir yere sahiptir (Hotamışlı ve Erem, 2014, s. 16). Özellikle atıf çözümlemesi yazarlar arasındaki bağlantıları gözlemleme, teorileri tanımlama hatta kavramların incelenip geliştirilmesi için de önemli bir çalışma yöntemi olarak karşımıza çıkmaktadır (Ferreira vd., 1991; Brill, 1990; Russett ve Arnold, 2010). Ele alınan çalışmada kullanılan yöntemler; verilerin derlenmesi, derlenen verilerdeki eksik veya hatalı verilerin düzeltilmesi, kodlanması ve istatistik bakımdan çözümlenip raporlanması sürecini içermiştir (Ural ve Kılıç, 2011). Bu kapsamda TDAY-Belleten dergisinde incelenen tüm makelerle ilgili veriler Excel programına aktarılmıştır. Excel programındaki bu verilerin işlenmesi için Python, R Studio, Voyant Tools gibi metin madenciliği programları kullanılarak metin görselleri; Publish or Perish gibi yapay zekâ destekli yazılımlar kullanılarak atıf analizleri tespit edilmiştir. Atıf analizleri belirlenirken Crossref, Semantic Scholar, Google Scholar ve Web of Scince üzerinde atıf çözümleme taraması yapılmıştır. TDAY-Belleten dergisinin 1953-2024 yılları arasındaki toplam atıf verilerine dayanan çözümleme, bilimsel etkiyi sayısal veriler ışığında değerlendirerek sonuçlandırmayı amaçlamaktadır. Toplam atıf sayıları üzerinden yapılan bu değerlendirme, yalnızca bireysel çalışmaların bilim çevrelerindeki önemini değil aynı zamanda derginin alana sağladığı genel katkıyı da ortaya koymaktadır.
Bu bibliyometrik (kaynak ölçüm) çözümleme sayesinde TDAY-Belleten dergisinin Türk dili ve edebiyatı araştırmalarına yaptığı katkılar nicelik yönüyle değerlendirilmeye ve bu katkıların zaman içerisindeki değişimi ile gelecekteki olası eğilimler hakkında da öngörülerde bulunulmaya çalışılacaktır. Ayrıca elde edilen bu bulgular doğrultusunda derginin alan yazına ne düzeyde katkı sağladığı ve akademik alanda ne ölçüde bir bilgi birikimi oluşturduğu analitik bir yaklaşımla incelenecektir.
Bulgular ve Yorum
Aşağıda -şekil 1- TDAY-Belleten dergisinin en üretken yazarlar grafiği sunulmuştur.
Grafik incelendiğinde Zeynep Korkmaz (37) ve Osman Fikri Sertkaya (32) yayın sayısındaki öncülükleriyle derginin bilimsel etkisini artıran başat isimler olarak karşımıza çıkmaktadır. Ardından sırasıyla, Agah Sırrı Levend (27), Hasan Eren (22), Ahmet Caferoğlu (17), Mehmet Ölmez (17), János Eckmann (16), Saadet Çağatay (15), Şinasi Tekin (14), Gerhard Doerfer (11), Doğan Aksan (10) ve Peter Zieme (10) yayın ile dergide en fazla yayın yapan araştırmacılar arasında yer almaktadır.
János Eckmann, Gerhard Doerfer ve Peter Zieme gibi yabancı bilim insanlarının yüksek yayın sayısı, derginin uluslararası bir bilimsel ağ kurmayı başardığını ve bu bağlamda geniş bir bilimsel çeşitliliğe yöneldiğini ortaya koymaktadır. Derginin, yabancı bilim insanlarının katkılarıyla zenginleştirilmiş olması, Türk dili araştırmalarında geniş bir bakış açısı sunduğunu göstermektedir.
Yıllara Göre Yerli ve Yabancı Yazar Dağılımı
Aşağıda -şekil 2- TDAY-Belleten dergisinin yıllara göre yerli ve yabancı yazar dağılımı grafiği verilmiştir.
Yıllara göre yerli ve yabancı yazarların yayın dağılımında 1953-1990 yılları arasında kayda değer bir artış gözlemlenmemiştir. Özellikle 1990’ların başında başlayan yerli yayın artışının 2005’li yıllara gelindiğinde artan bir ivmeyle yükseldiği görülmektedir. Yabancı yazarların yayınladıkları makale oranlarına bakıldığında ise 1966, 1987, 2000, 2012 ve 2015 yıllarında yerli yazarlara oranla daha fazla yayın yaptıkları belirlenmiştir.
Makalelerin Konulara Göre Dağılımı
Aşağıda -şekil 3- TDAY-Belleten dergisindeki makalelerin konulara göre dağılımını gösteren aksis grafiği yer almaktadır.
Grafik sonuçlarına göre en fazla 225 konu başlığında dil üzerine çalışma yapıldığı ardından 145 dil bilim, 106 dil bilgisi, 72 klasik Türk edebiyatı, 61 halk edebiyatı, 55 tarih, 36 yazıtlar, 35 lehçe çalışmaları, 34 morfolojik incelemeler, 26 sözlük bilim ve 25 anlam bilimi konu başlığı alanında çalışmalar yapıldığı tespit edilmiştir.
Makalelerin Dillere Göre Dağılımı
Aşağıda -şekil 4- TDAY-Belleten dergisindeki makalelerin dillere göre dağılımını gösteren grafik ortaya konulmuştur.
TDAY-Belleten dergisinde 1953-2024 yılları arasında yayımlanan toplam makale sayısı 1109’dur ve bu makalelerin dil dağılımı incelendiğinde yayın dilinin büyük ölçüde Türkçe olduğu tespit edilmiştir. Toplam 1109 makale içinde, %94 oranında bir dağılımla 1042 makale Türkçe; %6 oranında ise 67 makale İngilizce olarak yayımlanmıştır. Bu oranlar, derginin Türk dili ve edebiyatına yönelik bir alan dergisi olduğunu ve ana yayın dilini Türkçe olarak belirlediğini göstermektedir. Bu tercih, bir yandan Türkiye merkezli bilimsel çalışmalara erişilebilirlik sağlarken diğer yandan Türk dili alanındaki bilimsel alan yazınının ana dilde üretilip tartışılmasını teşvik etme işlevini de desteklemektedir.
Yıllara Göre Makale Yayınlanma Eğilimleri
Aşağıda -şekil 5- TDAY-Belleten dergisindeki makalelerin yıllara göre dağılımını gösteren grafik sunulmuştur.
Makalelerin yıllara göre yayımlanma eğilimleri incelendiğinde en düşük yayın sayısına sahip yılların sekizer makale ile 1956 ve 1967 yılları olduğu belirlenmiştir. Buna karşılık, 20 ve üzeri yayın sayısının olduğu yıllar ise 1995 (20 makale), 2007 (20 makale), 2019 (20 makale), 2003 (21 makale), 2001 (22 makale), 2006 (23 makale), 2017 (23 makale) ve 2004 (24 makale) olarak kaydedilmiştir. Özellikle 2013 (28 makale), 1998 (36 makale) ve 2000 yılları (38 makale) en yüksek yayın sayılarının gözlemlendiği yıllar olarak öne çıkmaktadır. Bu veriler ışığında, derginin zaman içindeki yayın eğilimleri, belirli yıllarda yayın sayısında önemli bir artış gösterirken bazı dönemlerde ise yayın sıklığında düşüş yaşandığını ortaya koymaktadır.
Makalelerin Yazar Sayısı ve Makale Oranının Yıllara Göre Dağılımı
Aşağıda -şekil 6- TDAY-Belleten dergisindeki makalelerin yazar sayısı ve makale oranının yıllara göre dağılım grafiği verilmiştir.
Grafiğe göre, 1053 yayın tek yazarlı; 45 yayın iki yazarlı; 7 yayın üç yazarlı; 3 yayın dört yazarlı ve 1 yayın altı yazarlı olarak yayımlanmıştır. Tek yazarlı makalelerin diğer türlere oranla belirgin bir şekilde daha fazla olduğu saptanmıştır. Tek yazarlı makalelerde özellikle 2000’li yıllarda belirgin bir artış eğilimi gözlemlenmiş ve bu eğilim bazı yıllarda doruk noktaya ulaşmıştır.
Makalelerin Türlere Göre Dağılımı
Aşağıda -şekil 7- TDAY-Belleten dergisindeki makalelerin türlere göre dağılım grafiği bulunmaktadır.
Verilere göre Araştırma türündeki makaleler, açık ara en fazla yayımlanan makale türü olarak öne çıkmaktadır ve toplam 1038 yayınla diğer türlere göre çok yüksek bir orana sahiptir. Diğer makale türleri ise oldukça düşük sayılarda tespit edilmiştir. Özellikle kitap incelemesi (28), çeviri (13) ve kaynakça (13) gibi makale türleri sınırlı sayıda yayımlanmıştır. Konferans bildirisi (8), haber yazısı (5), editörden (1), biyografi (1) ve kısa bildiri (1) gibi türler ise en az yayımlanan türler arasında yer almaktadır. Bu dağılım, derginin daha çok yeni araştırmalara ve orijinal akademik katkılara ağırlık verdiğini, diğer türdeki içeriklerin ise daha düşük bir önceliğe sahip olduğunu ortaya koymaktadır.
Sayfa Sayılarının Yıllara Göre İstatistiksel Dağılımı
Aşağıda -şekil 8- TDAY-Belleten dergisindeki makalelerin sayfa sayılarının yıllara göre istatistiksel dağılım grafiği yer almaktadır.
Grafikte, yıllara göre yayımlanan makalelerin toplam sayfa sayısındaki değişim incelenmiştir. Özellikle 1960’lı ve 2000’li yıllarda belirgin artışlar gözlemlenmektedir. 1950’li yıllardan 1980’li yıllara kadar dalgalı bir seyir izleyen sayfa sayısı, 1990’larda daha belirgin bir yükselme eğilimine girmiştir. 1990’lar ve 2000’ler, derginin içeriğinde bir artış eğilimi göstermekte olup bu dönemler bilimsel üretimin yoğun olduğu yıllar olarak karşımıza çıkmaktadır. Özellikle 2000’li yılların başında sayfa sayısındaki zirve, akademik içeriklerin çeşitlendiği ve derginin yayın hacminin arttığı bir döneme işaret etmektedir. 2010’lu yıllardan itibaren toplam sayfa sayısında bir azalma gözlenmektedir.
Makale Başlıkları Sözcük Bulutu
Aşağıda -şekil 9- TDAY-Belleten dergisindeki makale başlıklarının sözcük bulutu görseli sunulmuştur.
Makale başlıkları incelendiğinde en çok kullanılan sözcüklerin 254 söz ile Türkçe ve 105 söz ile Türk olduğu tespit edilmiştir. Bunları takip eden yüksek sıklık değerine sahip diğer sözcükler eski Anadolu 82, ağız 68, dil 59, Dede Korkut 49, Türkiye 35, cümle 30, Göktürk 29 ve Uygurca 25 söz ile karşımıza çıkmaktadır.
Anahtar Sözcük Dizini
Aşağıda -şekil 10- TDAY-Belleten dergisindeki anahtar sözcüklerin söz bulutu görseli verilmiştir.
Anahtar sözcük dizinine yönelik yapılan çözümleme sonucunda, sözcük bulutunda da belirtildiği üzere belirli kavramların sıklıkla tekrarlandığı tespit edilmiştir. Buna göre, en fazla kullanılan anahtar sözcükler ve sıklık değerleri şu şekilde sıralanmaktadır: Turkish 135, Türk 103, dil 83, Language 53, Dede Korkut 50, Anadolu 45, fiil 34, Türkiye 32, Uygur 28 ve ağız 28. Bu veriler, Türk dili ve edebiyatı çalışmalarında sıkça karşılaşılan kavramlarla coğrafi ve kültürel bağlamların ağırlıklı bir şekilde ele alındığını göstermektedir.
Atıf Çözümlemesi
Aşağıdaki tabloda TDAY-Belleten dergisindeki yazar ve yayınlarının atıf analizi tablosu sunulmuştur.
Bu atıf sayılarının yıllara göre dağılım oranı 28,17’dir. En çok atıf alan 30 yazar incelendiğinde Ö. A. Aksoy (1988) 145 atıf (4.03), A.S. Levend (1962) 141 atıf (2.27), V. Hatiboğlu (1963) 131 atıf (2.15), A.S. Levend (1967) 130 atıf (2.28), M.A. Ağakay (1954) 128 atıf (1.83), S. Çağatay (1963) 81 atıf (1.33), M. Çifçi (2006) 76 atıf (4.22), M. Sağır (1995) 69 atıf (2.38), M. Sağır (1995) 64 atıf (2.21), G. Doerfer (1975) 63 atıf (1.29), A. Caferoğlu (1971) 57 atıf (1.08), O. F. Sertkaya (1989) 42 atıf (1.20), J. Eckmann (1962) 42 atıf (0.68), M. Mengi (1977) 40 atıf (0.85), Z. Korkmaz (1984) 38 atıf (0.95), S. Çağatay (1966) 36 atıf (0.62), A. M. Coşar (1999) 35 atıf (1.40), O. F. Sertkaya (1987) 35 atıf (0.95), M. Mansuroğlu (1954) 32 atıf (0.46), E. A. Grunina (1997) 31 atıf (1.15), Z. Korkmaz (1967) 31 atıf (0.54), K. Eraslan (1992) 25 atıf (0.78) aldığı saptanmıştır. Bu verilere göre dergide en fazla etki gücüne sahip yazarlar Ömer Asım Aksoy ve Agah Sırrı Levend olarak tespit edilmiştir.
Sonuç
TDAY-Belleten dergisinin 1953-2024 yılları arasındaki yayın verileri, derginin Türk dili alanında merkezî bir bilimsel kaynak işlevi gördüğünü ve özellikle Türk diline dair araştırmalara odaklanarak bu alandaki alan yazınını büyük oranda zenginleştirdiğini ortaya koymaktadır.
1. Yayın dili incelendiğinde %94 gibi yüksek bir oranda Türkçe makale yayımlandığı görülmüştür. Bu durum, derginin hem yerel akademik erişimi artırmaya yönelik bir tercih yaptığını hem de Türk dili alanındaki bilimsel birikimi ana dilde derinleştirmeyi amaçladığını göstermektedir.
2. Yayın sıklığındaki değişimlere göre 1990’lardan itibaren gözlenen yayın artışı, derginin bilimsel katkılarındaki sürekli büyümeyi işaret etmektedir. Özellikle 2000’li yıllarda doruk noktaya ulaşan yayın ve sayfa sayıları, derginin o dönemde yoğun bilimsel üretim gerçekleştiğini göstermektedir.
3. Yayın sayılarında öne çıkan yazarlar arasında Zeynep Korkmaz ve Osman Fikri Sertkaya yer almaktadır. Yerli yazarların yayın oranlarında özellikle 1990’lı yıllardan itibaren artış gözlemlenmiştir. Bu durum Türkiye merkezli araştırmacıların dergideki etkisinin zamanla belirginleştiğine işaret ederken belirli yıllardaki yabancı yazarlı yayınların artışı ise uluslararası katılımın sürdürüldüğünü göstermektedir.
4. Makale türleri açısından değerlendirme yapıldığında %94 oranında araştırma türünde makalelerin baskın olduğu anlaşılmaktadır. Diğer türler, özellikle kitap incelemesi, çeviri ve kaynakça çalışmaları oldukça sınırlı sayıda kalmıştır. Bu durum, derginin yeni bilgi üretimini ve özgün araştırmaları öncelediğini ortaya koymaktadır.
5. Tek yazarlı makalelerin sayısal üstünlüğü, Türk dili ve edebiyatı alanındaki bireysel çalışma geleneğinin devam ettiğini göstermektedir. Yine de 2000’li yıllarda bu tür çalışmaların artışıyla birlikte bazı dönemlerde çok yazarlı makalelere yönelik ilginin sınırlı da olsa arttığı gözlenmiştir.
6. Yayın başlıkları ve anahtar sözcük çözümlemesinde öne çıkan sözler incelendiğinde Türk dili, Anadolu ağızları, Dede Korkut ve Göktürkler gibi konu başlıklarının dergide süreklilik kazanan araştırma alanları olduğu görülmektedir. Yayın başlıklarında ve anahtar sözcüklerde Türk ve Türk dili gibi kavramların yüksek sıklıkta kullanımı, derginin Türk dili ve kültürü odaklı araştırmalara olan katkısını öne çıkarmaktadır.
7. Tespit edilen 1972 adet atıf verilerine göre, TDAY-Belleten dergisinde yayımlanan çalışmaların yaklaşık %20’si yüksek atıf sayılarına sahip olup geri kalan %80’lik kısmı daha düşük ama sürekliliği olan bir atıf ortalamasına sahiptir. Yıllık atıf oranları incelendiğinde 2.00’nin üzerinde atıf oranına sahip olan çalışmalar, uzun süreli akademik ilginin hedefi olmuş ve alanda kaynak eser olarak kalıcılık kazanmıştır.
Tüm bu veriler, TDAY-Belleten dergisinin Türkiye merkezli bilim insanlarının yoğun katkılarıyla Türk dili alanında güvenilir bir başvuru kaynağı olduğunu; dil, lehçe, ağız ve edebiyat araştırmaları gibi temel alanlara odaklanarak alanın yerel ve küresel boyutta gelişimine destek sağladığını ortaya koymaktadır.
Kaynakça
Al, U. ve Coştur, R. (2007). Türk Psikoloji Dergisi’nin bibliyometrik profili. Türk Kütüphaneciliği, 21(2), 142-163.
Al, U. ve Yaşar, T. (2004). Atıf analizi: Hacettepe Üniversitesi Kütüphanecilik Bölümü tezlerinde atıf yapılan kaynaklar. Bilgi Dünyası, 5(1), 19-47.
Al, U., Soydal, İ. ve Yalçın, H. (2010). Bibliyometrik özellikleri açısından bilig’in değerlendirilmesi. Bilig, 55, 1-20.
Anyi, K. W. U., Zainab, A. N. ve Anuar, N. B. (2009). Bibliometric studies on single journals: A review. Malaysian Journal of Library and Information Science, 14(1), 17-55.
Aydeniz, S. (2022). Türk Dili Araştırmaları Yıllığı (TDAY) Belleten dergisinde ağız araştırmaları ile ilgili makalelerin analizi. Hikmet-Akademik Edebiyat Dergisi, 17, 376-400.
Aydın, Ü. ve Bulut A. (2012). ADO Klinik bilimler dergisinin bibliyometrik analizi. ADO Journal of Clinical Sciences, 6, 1067-1075.
Batur, Z., Özdil, Ş. ve Özcan, H. Z. (2022). Millî Eğitim Dergisi’nde yayımlanan makalelerin Türkçe eğitimi açısından bibliyometrik analizi. Milli Eğitim Dergisi, 51, 234.
Brill, M. S. (1990). Government publications as bibliographie references in the periodical literature of international relations: A citation analysis. Government Information Quarterly, 7(4), 427-439.
Demirkol, M. ve Kutluca, T. (2016). Dicle Üniversitesi Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi Dergisi’nin bibliyometrik analizi. Dicle Üniversitesi Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi Dergisi, (28), 108-118.
Diodato, V. P. ve Gellatly, P. (2013). Dictionary of bibliometrics. Routledge.
Donthu, N. vd. (2021). How to conduct a bibliometric analysis: an overview and guidelines. Journal of Business Research, 133, 285-296.
Ellegaard, O. (2018). The application of bibliometric analysis: disciplinary and user aspects. Scientometrics, 116(1), 181-202.
Ferreira, M. P., Serra, F. R., Costa, B. K. ve Almeida, M. (2016). A bibliometric study of the resource-based view (RBV) in international business research using barney (1991) as a key marker. Innovar, 26(61), 131-144.
Garfield, E. (1988). Announcing the SCI compact disc edition: CD-ROM gigabyte storage technology, novel software, and bibliographic coupling make desktop research and discovery a reality. Current Contents, 22, 3-5.
Groneberg, D. A., Fischer, A., Klingelhöfer, D., Bendels, M. H., Quarcoo, D. ve Brüggmann, D. (2018). The story behind oncotarget? A bibliometric analysis. Scientometrics, 117(3), 2195-2205.
Jena, K. L. (2006). A bibliometric analysis of the journal ‘Indian journal of fibre and textile research, 1996-2004’. Annals of Library and Information Studies, 53, 22-30.
Kahraman, M. (2022). İstanbul Üniversitesi Coğrafya Dergisi’nin bibliyometrik analizi. Journal of Geography, (44), 207-218.
Karagöz, B. ve Koç Ardıç, İ. (2019). Ana Dili Eğitimi Dergisi’nde yayımlanan makalelerin bibliyometrik analizi. Ana Dili Eğitimi Dergisi, 7(2), 419-435.
Lawani, S. M. (1981). Bibliometrics: Its theoretical foundations, methods and applications. Libri, 31(4), 294-315.
Marian, S. C. (1914). Collection (Library of Congress). Journal of the American Chemical Society, 36.
Miles, M. ve Huberman, A. (1994). Qualitative data analysis (2nd ed). Sage.
Nam, S. ve Tutar, H. (2023). Visual mapping and bibliometric analysis of the Belleten Journal (2009-2021). Bilgi Yönetimi, 6(1), 56-74.
Russett, B., ve Arnold, T. (2010). Who talks, and who’s listening? Networks of international security studies. Security Dialogue, 41(6), 589-598.
Saputro, D. R. S., Prasetyo, H., Wibowo, A., Khairina, F., Sidiq, K. ve Wibowo, G. N. A. (2023). Bibliometric analysis of neural basis expansion analysis for interpretable time series (nbeats) for research trend mapping. Barekeng: Jurnal Ilmu Matematika dan Terapan, 17(2), 1105-1114.
Şimşir, İ. (2021). Bibliyometri ve bibliyometrik analize ilişkin kavramsal çerçeve, bir literatür incelemesi aracı olarak bibliyometrik analiz (O. Öztürk ve G. Gürler, Ed.). Nobel Yayıncılık.
Ural, A. ve Kılıç, İ., (2011) Bilimsel araştırma süreci ve SPSS ile veri analizi. Detay Yayıncılık.
Vergara, M. C., Cisterna, V. M., Geldes, C., Marín, A. Á. ve Marquez, M. S. (2023). Bibliometric analysis of computational and mathematical models of innovation and technology in business. Axioms, 12(7), 631.
White, E. C. (1985). “Bibliometrics: from curiosity to convention. Special Libraries, 76(1), 35-42.
Zupic, I. ve Čater, T. (2015). Bibliometric methods in management and organization. Organizational Research Methods, 18(3), 429-472.